Acıbadem Taksim Hastanesi, İnönü Mahallesi, Nizamiye Cd. No:1-9, Şişli/İstanbul

Meme Kanseri İçin Verilen Radyoterapi Kalp Damar Problemi Riskini Artırıyor

Yakın zamanda açıklanan bir çalışmada, uzun vadede, sol taraflı radyoterapinin (RT), meme kanserinden kurtulan genç hastalarda gelecekteki koroner arter hastalığı (KAH) için bağımsız bir risk faktörü olduğunu öne sürmekte ve bu bireylerde sürekli gözetim ihtiyacının altını çizmektedir.

Bu makalede genel olarak genç kadınlar takip edilmiş ve hiperkolesterolemi geçmişi gibi risk faktörleri hakkında eksiksiz verilerle nispeten uzun bir takip süreci olmuş.

Kalbe iletilen ortalama radyasyon dozundaki her 1 Gy'lik artış için majör koroner olaylar için %7.4'lük bir risk artışı göstererek RT'nin meme kanserinden kurtulanlarda KAH riskini arttırdığı daha önceki çalışmalardan da bilinmektedir. Ancak genç kadınlarda olması ve taraf göstermesi bu çalışmanın farklılarıydı.

Mevcut çalışma, 1985 ve 2008 yılları arasında evre 1 veya 2 invaziv meme kanseri teşhisi (ortanca yaş, 46 yıl) öncesinde kardiyovasküler hastalık öyküsü olmayan ve standartlaştırılmış kardiyovasküler takip sürecini tamamlayan 972 katılımcıya dayanmaktadır.

Ortalama radyasyon dozu 55 Gy (aralık, 45 - 65 Gy) idi, hastaların %60'ı kemoterapi aldı ve %30'u antrasiklinlerle tedavi edildi. Takip sırasında (1 - 29 yıl arası) 46 hasta KAH tanısı bildirdi ve bu tanıların %91'i radyasyon tedavisinden 5 yıl sonra ortaya çıktı.

Sol taraflı RT ile tedavi edilen kadınlarda mutlak KAH oranı 1000 kişide yıl başına 4.7 olay iken, sağ taraflı RT ile tedavi edilenlerde 1000 kişide yılda 2.1 olaydı.

Kalbin sol ventrikülünü içeren RT daha zararlı olabilir. Hastalara RT öncesi KAH riski için bilgi vermeli, olası radyasyon dozunu azaltmak için; yüzüstü pozisyon alma, hastanın nefesini tutması ve proton ışını tedavisi gibi radyasyon tekniklerini kullnamk ffaydalı olabilir.

Ayrıca hasta eğitimi ihtiyacının yanı sıra RT'nin kardiyovasküler geç etkilerini etkileyen hiperlipidemi ve hipertansiyon gibi geri döndürülebilir veya değiştirilebilir kardiyak risk faktörlerine hızlı ve agresif bir şekilde dikkat edilmesi gereklidir.